Organization Accredited by Joint Commission International
ONLINE RANDEVU

Bu mevsim de çocuklarınızın sağlığı sizin elinizde!

Havalar soğumaya başladı. Her sonbahar - kış döneminde olduğu gibi bu sonbahar - kış da çocuklar sık sık solunum yolu enfeksiyonlarıyla yüzleşecekler. Ancak onları korumak ve hasta olduklarında en kısa sürede iyileşmelerini sağlamak, elbette yine anne ve babaların görevi.

Soğuk kış günlerine girdiğimiz şu dönemde solunum yolu enfeksiyonları yine popüler sağlık konuları arasındaki yerini almaya başladı. Özellikle okulların da açılmasıyla birlikte, çocuklarda görülme sıklığı yükselen üst solunum yolu enfeksiyonları ile bunların ilerleyerek orta kulak enfeksiyonları, bronşit ve zatürre gibi alt solunum yolu enfeksiyonlarına kadar varması nedeniyle dikkatli olmakta fayda var. İşte bu konudaki bilgilerinizi tazelemek ve çocuklarınızı mevsimsel hastalıklara karşı daha iyi korumanız için Medistate Kavacık Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Güvenç’in bu yazısını okumanızı tavsiye ediyoruz.


YÜZDE 60’I VİRÜS KÖKENLİ

Solunum yolu enfeksiyonları, burundan başlayıp akciğerlere kadar uzanan geniş bir alanı etkiler. Orta kulak ve sinüs enfeksiyonları da bu grubun içindedir. Ancak en sık rastlanan odaklar üst solunum yolunu ilgilendiren ve burundan larinkse (gırtlak) kadar olan kısımdır. Sözü edilen enfeksiyonların yüzde 60 kadarı virüs nedeniyle ortaya çıktıkları için ve virüsleri antibiyotikler etkilemediği için bu gruptaki hastalara antibiyotik verilmez. Geriye kalan yüzde 40’lık grubun etkeni bakteriler olabileceği için antibiyotik kullanılması gerekebilir. Viral gruplarda gereksiz antibiyotik verildiğinde zamanla antibiyotiklere direnç gelişimi söz konusu olabilir. Ayrıca gereksiz uygulanan antibiyotikler bağırsaklardaki yararlı bakterileri de yok ederek zararlı bir etki oluşturur ve antibiyotik ishali denilen bir tablo ortaya çıkarabilir.


BOĞAZ ENFEKSİYONUNA DİKKAT!

Boğaz enfeksiyonu denince genellikle bademcik (tonsil) ve yutak (farenks) enfeksiyonu anlaşılır. Daha az olarak ses tellerinin de bulunduğu gırtlak bölümünde enfeksiyon oluşabilir. Boğaz enfeksiyonlarının yukarıda da ifade edildiği gibi yüzde 60 kadarı viral kökenlidir ve hafif bir klinik tablo söz konusudur. Ateş görülebilir ama çok yüksek olmayabilir, burun akıntısı - tıkanıklığı tabloya eşlik eder. Hafif olarak öksürük olabilir. Bakteriyel olan enfeksiyonlarda A grubu Beta Hemolitik Streptokop önemli bir etkendir. Bu bakteriler ciddi bademcik iltihabı, yüksek ateş, boğaz ağrısı, öksürük ve ciddi halsizlik - kırgınlık yapabilirler. Hasta öyküsü ve fizik muayene ile virüs - bakteri ayrımı yapılabilir, hızlı antijen testi (strep A) ve boğaz kültürü ile ayırım kesinleştirilebilir. Bakteri belirlenirse uygun antibiyotik tedavisine başlanabilir.


ÇOCUĞUNUZ SIK HASTALANIYORSA…

Bademcikler boğazın nöbetçileri gibi kabul edilebilir, solunum yoluyla alınan mikropların burada tutulmasını sağlar ve alt solunum yollarına inmesini önlemeye çalışırlar. Bir kış döneminde 5-6 defadan fazla boğaz, bakteriyel boğaz iltihabı olur, bademcikler (ve bu arada geniz eti) çok irileşirse çocuk rahatça soluk alıp veremez. Ayrıca bu durum beslenmeyi de olumsuz etkileyerek büyüme ve kilo almayı da yetersiz bir duruma getirir. Böyle durumlarda çocuğun bir kulak burun boğaz uzmanına yönlendirilerek bademciklerinin (ve bu arada geniz etinin) alınıp alınmamasına karar verilir.


ZATÜRRE (PNÖMONİ)

Zatürre akciğer dokusunun enfeksiyonudur, viral ya da bakteriyel olabilir. Viral olarak başlayıp ikincil olarak bakteri de eklenebilir. Çocuğun genel durumu bozulur, iştahı azalır, kendini bitkin hisseder, kusabilir, öksürük giderek artar. Solunum yolları salgısı da artabilir ancak çocuklar bunu dışarı çıkarmadıklarından genellikle yutarlar. Tanı için öykü, fizik muayene sonrası kan sayımı, CRP ve akciğer grafisi yapılabilir. Tanı kesinleştirildiğinde bakteriyel etken düşünülürse uygun antibiyotik tedavisine başlanır.


KARIŞAN İKİ SORUN: SOĞUK ALGINLIĞI VE GRİP…

Her şeyden önce bu enfeksiyonların ikisi de viral kökenlidir. Soğuk algınlığı hafif bir enfeksiyondur. Burun akıntısı - tıkanıklığı, hafif bir kırgınlık ve öksürük olabilir. Ateş genellikle yükselmez. Grip enfeksiyonu ise ağır bir tabloyla seyreder. Yüksek ateş, ciddi boğaz ağrısı, aşırı kas ve eklem ağrılarına bağlı kırgınlık – halsizlik (hastayı yatağa düşürecek kadar), öksürük olabilir. Her ikisinde de komplikasyon (bronşit ve zatürre gibi) gelişmedikçe antibiyotik kullanılmaz. Ancak grip tablosunda hastalığın ilk 1-2 gününde hastalığa uygun bir grip ilacı hekimin tercihine göre kullanılabilir.


ÇOCUKLARINIZI KORUMAK İÇİN 6 KURAL!

  • Çocuklarınızı özellikle hasta kişilerin olduğu kalabalık ortamlardan uzak tutun.
  • El hijyenini ihmal etmeyin ve ellerini sık sık sabunlu suyla yıkamaları için teşvik edin.
  • Odalarını sık sık havalandırın.
  • C vitamini bakımından zengin beslenmelerine özen gösterin.
  • Çok sık hastalanıyorlarsa koruma aşılarını yaptırın.
  • Evde kapalı ortamda sigara kullanmayın.