Çarpıntıların Tedavisi (RF Ablasyon)
ELEKTROFİZYOLOJİK ÇALIŞMA VE KALP RİTİM BOZUKLUKLARININ KATATER ABLASYON YÖNTEMİ İLE TEDAVİSİ
Kalbin sağ kulakçığında yer alan bir üst merkezden (sinus düğümü) çıkan uyarılar kulakcık ve karıncıklar arasında yer alan bir ara kapıdan (atriyoventriküler düğüm) geçtikten sonra yine özel iletim yolları ile karıncıklara yayılır ve böylece üst merkezde üretilen elektriksel uyarı tüm kalbe iletilerek kalbin kasılmasını sağlamış olur. Çok çeşitli nedenlerle kalbin bu normal uyarı ve ileti sisteminde aksamalar oluşabilir. Bazen doğuştan olan ek yollar iletimde adeta kısa devrelere yol açarak taşikardi dediğimiz hızlı kalp atışlarına (çarpıntıya) neden olabilirler.
Elektrofizyolojik çalışma (EPS) denilen tanı yöntemi ile kasık damarı içine yerleştirilen ince kılıflardan geçirilerek kalbe ulaştırılan elektrod kateterler ile kalbin içinden doğrudan alınan elektrik sinyalleri gelişmiş bilgisayarlar aracılığı ile değerlendirilerek normalden sapmalar araştırılır. Çoğu kez hızlı atma şeklinde çarpıntı yakınması olan hastalarda, kalbin içine yerleştirilen bu elektrod kateterlerden verilen uyarılarla çarpıntı tekrar oluşturularak, meydana geliş nedenleri araştırılır. Böylece kısa devrelerin varlığı saptanırsa radyo dalgaları ile noktasal enerji verilerek çarpıntı tamamen tedavi edilebilir. Buna kateter ablasyonu tedavisi adı verilir. Bu yolla bugün hızlı kalp atışı şeklindeki çarpıntıların (taşikardi) çoğunun kalıcı tedavileri mümkün olmaktadır.
Tanısal amaçla yapıIan elektrofizyolojik incelemeler 30 dakika kadar sürer. Eğer tedavi edici bir girişim gerekirse bu 1-1,5 saat kadar sürebilecek bir işlemdir. Bu işlemler temelde düşük riskli uygulamalardır. Ancak her işlemde olduğu gibi bazı sorunları da beraberinde getirebilir. Ölüm olasılığı çok düşüktür. Yine nadiren tedavi edici işlemler sırasında (ablasyon) kalbin ileti sisteminde bloklar oluşabilir (%0.5). Damara giriş yerlerinde olguların % 2-3’ünde kanamalar, deri altına kan sızmaları ve buna bağlı şişlikler ve ağrı olabilir. Ancak çoğunlukla bunlar önemli sorun oluşturmaz ve kendiliğinden düzelir.
Elektrofizyolojik çalışma ile elde edilen veriler başka bir tanı yöntemi ile sağlanamaz ve tanı konusunda en kıymetli yöntemdir. Kateter ablasyonu yöntemi ile tedavi ise ilaçlarla denetim altına alınamayan ve/veya yaşamı tehdit edebilecek türden ritim bozukluklarında ya da hastaların yaşam boyu ilaç almayı istememeleri halinde uygulanır.
Kateter ablasyonu ile çarpıntı tedavisinin başarı olasılığı, % 70-95 arasında değişir. Başarılı uygulamadan sonra çarpıntının tekrarlama olasılığı ritim bozukluğunun türüne göre değişir; bu olasılık % 5-8 arasındadır.
İşlem temelde lokal anestezi ile iğne giriş yerleri uyuşturularak yapılır. İşlem sırasında kendinizi rahat hissedebilmeniz için sakinleştirici ilaç yapılabilir. İşlemlerden sonra kanamayı önlemek için birkaç saat bacaklarınızı oynatmadan yatmanız gerekir.